A ltın ve gümüş sikkelerin birlikte kullanıldığı zamanlarda insanlar altın olanı saklamış, gümüş olanı harcamış. Neden? Çünkü insanların değerli olanı elde tutması, değersiz olanı ise elden çıkarması oldukça rasyonel bir davranış. İşte rasyonel olan bu davranışı, 16.yy’da İ ngiltere'de Kraliçe I. Elizabeth'in mali danışmanı olan Sir Thomas Gresham, “kötü para, iyi parayı kovar” ifadesiyle ekonomik bir yasaya dönüştürmüştür. Gresham yasası, yazılı (nominal) değerleri a ynı fakat külçe değerleri farklı iki paradan, külçe değeri yüksek olan paranın piyasadan (dolaşımdan) çekilmesidir. Nominal değer ve külçe değeri ne demektir? Örneğin bir madeni paranın üzerinde “5 TL” yazıyorsa bu onun nominal değeridir. Külçe değeri ise paranın yapıldığı metalin (altın, gümüş, bakır, nikel vs.) piyasa değeridir. Yani parayı eritip sadece metal olarak sattığınızda elde edeceğiniz değerdir. Örneğin elinizde iki adet 5 TL’lik madeni para var. Biri gümüşten, diğeri nikelden yapılmış olsun. İki...
ax, şeklinde gösterilen
matematiksel terimlere üstel sayı denir. Y= ax eşitliği a tabanında x üstü
olan sayının Y olduğunu ifade eder. Sıfırdan büyük herhangi bir a sayısı, belirli bir kuvvette
artırılabilir veya hızlandırılabilir. Bir başka deyişle, sayı kendi kendisiyle x kez çarpılır.
Bu çarpma işlemi, üslü sayılar olarak bir matematik dersinin konusu olarak bilinir. Merkez
üssü, hava üstü gibi durumlarla hiç ilgisi yoktur. Üstel sayılarda, sayıya
(çokluğa) belirli bir kuvvetin uygulanması bizi, “hareket” kavramıyla; hareket
kavramı “hız” kavramıyla ve hatta
hareket kavramı bizi “değişim” kavramıyla çekiştirmektedir. Kötü bir matematik
edebiyatı yapacak olursam “bir lafı 40 kez üsteleme” diyebilirim. Dünya üzerindeki olayların, ölçümlerin zamana
göre değişimi her zaman sabit midir? Ne münasebet. Arttıkça artan hızlarda değişimler
yok mudur? Var mı yoksa? Üçüncü senaryomuzla devam edelim hadi.
Senaryo
3: Üstel (Artan) hızda değişim
Zamana göre hasta sayılarını tablodan
inceleyelim. Günlük hasta sayısında bir değişim var mı? Var. Hasta sayısının
zaman göre değişiminde bir azalma mı yoksa bir artma mı var? 2,4, 8, 16,32…1024
sayılarına göre zamana göre hasta sayılarında bir değişim var ve bu değişim, artma yönündedir. Peki artış
hızı sabit mi? Hayır değil. 2,4, 8, 16,32…1024 sayıları arasındaki farklar
2,4,8…512 olduğuna göre hasta sayındaki günlük artış hızı sabit değildir. Eğer
sabit olsa idi her bir gün artan/azalan hasta sayısı aynı olurdu. Senaryo 2’yi okuyup hatırlayabilirsiniz.
Günlük hasta sayısındaki artmanın matematiksel olarak bir ritmi var: 2,4,8…, 256, 512. Bu tempo, dil ile ifade edilirse 2’nin kuvvetleri (üstelleri) şeklindedir: 2, (2*2), (2*2*2), (2*2*2*2)…. Her bir gündeki toplam hasta sayısı bir önceki günün hasta sayısına oranlandığında sonucun 1’e eşit olmadığını görüyoruz. Şayet bu oran 1’e eşit olsaydı iki farklı zamanda ölçülen hasta sayısının durağan kaldığını, değişmediğini söyleyebilecektik. Örneğin 5.gün ile 6.günkü hasta sayısı 50 olarak eşit olsaydı hasta sayılarının oranı 50/50=1 olacaktır. Ne zaman ki iki ölçümün birbirine oranı 1’e eşit çıkar işte o zaman ölçümler için bir eşitlikten, durağanlıktan bahsedebiliriz.
Bu tablonun grafiğine bakıldığında zaman göre hasta sayısındaki artışın sabit hızda (veya doğrusal) olmadığı apaçıktır.
Dünyanın neresinde olursak olalım, hangi dine/ırka mensup olursak olalım, zamana
göre hasta sayısını Y=2x denklemiyle veya 4 farklı sembolle ifade edebiliriz.
Zamana göre hareketlilik gösteren hasta
sayılarını şimdi grafikte görelim.
Grafikte yatay eksen ilgilenilen günün
sırasını, dikey eksen hasta sayısını gösterir. İlk 10 günde hasta sayısındaki
değişimin, yukarıya doğru hareket ettiğini ancak bu hareketin doğrusal olmadığını söyleyebiliriz. Gün be gün hasta sayısının kuvvetlenerek (katlanarak) artan bir değişim içinde
olduğu açıktır. 2 hasta ile başlayan ve ilk günden sonra hasta sayındaki
katlanmanın geçen gün sayısı kadar olduğunu söyleyebiliriz. Y=2x denklemine göre X, ilgilenilen günün sıra numarasıdır. Dolayısıyla 1.günkü hasta sayısı 21=2
; 2.günkü hasta sayısı 22=4; 3.günkü hasta sayısı 23=8
… 10.günkü hasta sayısı 210=1024’tür. Eğer bu ritmin devam
edeceğine dair güçlü kanıtlarınız varsa 15.gündeki ya da 150.gündeki hasta
sayısını Y=2x denklemiyle hesaplayabilirsiniz.
Ha bu arada ölçümlere ilişkin artış ya da azalış hızını abartmak
isterseniz “expansiyonel” terimini kullanabilirsiniz. Ancak bu terimde Türkçe
değildir. Bu terimi kullanmak sizi bir parça Türkçe yoksunu gösterse de örneğin
sınav saati yaklaştıkça artan kaygınızın son dakikada “expansiyonel” hızda arttığını
söylebilirsiniz.
4.senaryomuzda
“logaritmik artış” üzerine çamları devireceğiz.

